İstanbul’un Fatih ilçesinde Semih Çelik isimli 19 yaşındaki zanlı, yaşıtı olan iki genç kadını katletti. Kadınlardan birinin vücudunu parçalayarak kafasını Edirnekapı surlarından atan zanlı, daha sonra atlayarak intihar etti.
Türkiye’nin kanını donduran gelişme sonrası, katilin ailesinin ifadeleri ve odasında bulunan materyaller dikkat çekti.
Konu, muhalefet partileri tarafından siyaset malzemesi yapıldı, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Sözleşmesi’ne dönülmesi çağrısında bulundu.
Konu, Ersin Çelik moderatörlüğünde tvnet’te canlı yayınlanan Siyaseten programında masaya yatırıldı.
“Bu AK Parti, CHP değil Türkiye’nin meselesi”
Yeni Şafak Yazarı Aydın Ünal,
“Bu AK Parti, CHP ile ilgili bir mesele değil. Bu Türkiye’nin meselesi.”
diyerek Türkiye’de bu tip konuların muhalefetin tepkileri nedeniyle konuşulamadığını vurguladı.
“Biz hiç bir konuyu konuşamıyoruz Türkiye’de.”
diyen Ünal,
“Dindar mahallenin kusurlarından veya saklamasından kaynaklanmıyor. Kemalist, seküler kesimin sorunun kökenini görmemizi engelleyecek şekilde ortalığı velveleye vermesinden, rant çıkarmaya çalışmasından kaynaklanıyor. Bu çok ahlaksız bir şey.”
dedi.
“Özgür Özel, cinayetlerden rant çıkarma peşinde”
Semih Çelik’in odasında bulunan Zülfü Livaneli kitabı yerine muhafazakar camiadan bir ismin kitabının bulunması durumunda çok farklı şeylerin konuşulacağını vurgulayan Ünal,
“CHP Genel Başkanı çıkıyor bunu İstanbul Sözleşmesi’ne bağlıyor. Ya ne alakası var? İstanbul Sözleşmesi bir kağıt parçası. Ortada iki kadın olmuş CHP Genel Başkanı buradan rant çıkarma peşinde. Ana muhalefet böyle olunca siz konuyu konuşamıyorsunuz. Çocuk namaz kılıyor ifadesi var babasının. Bunun üzerinden bile haberler gördüm. Bu Kemalist-Seküler kesimin bir rant çıkarma çabasından kaynaklanıyor. Biz Kürt, Alevi meselelerini de konuşamıyoruz çünkü müsaade etmiyorlar”
ifadelerini kullandı.
“Türkiye modernleşti ama ahlak ve aile yapısı bozuldu”
Çocukların pandemi döneminde eve kapandığını daha çok internetle haşır neşir olduklarını vurgulayan Ünal, “
Hepimizin çocuklarında var. Bütün bireyler üzerinden siyaset katmadan konuşmamız gerekiyor. Türkiye’de bir modernleşme sorunu var. Türkiye Batılılaşıyor ama bunlar olurken bizim ahlakımız, aile yapımız nereye gidiyor hiç konuşmuyoruz. Hiçbir soyut kavramı kabul etmiyorlar. Sadakat ve itaat hariç ahlak, namus, onur, gurur gibi hiçbir soyut kavramı kabul etmiyorlar. Netflix üzerinden toplumlara empoze ediyorlar.”
diye konuştu.
“Aile Bakanlığında çok iyi tercihler yapılmadı, meselenin üzerine gitmiyorlar”
AK Parti iktidarının Türkiye’yi modernleştirdiğini ‘yol’ örneği üzerinden anlatan Ünal, “
Biz 22 bin kilometre yol yaptık ama bunun topluma etkisini konuşmadık. Bu kadar mobilite, hareketlilik toplumu nereye götürür konuşmadık. Eğitim yatırımlarını, devrim niteliğindeki altyapı yatırımlarını konuştuk. Okullar yapıldı, üniversiteler yapıldı ama biz eğitimin inşaatını konuşurken müfredatı içeriğini hiç konuşamadık. Başörtüsü mücadelesini konuştuk ama mücadele kazanıldıktan sonra o müfredatla okudular. Bunu konuşamadık. İnternet altyapısı geliştirildi, bilim getireceğini düşündük ama karşımıza böyle bir sonuç çıktı. Aile Bakanlığı mesela… Çok iyi tercihler yapılmadı son dönemde. Bu meselelerin üzerine gitmekten çekiniyorlar.”
diyerek sözlerini tamamladı.