DEVA Partili Avşar’dan deprem dönüşüm çıkışı: Belediyelerin elini kolunu kesip sonra ‘hadi birlikte iş yapalım’ deniyor!

“`html

T24 Haber Merkezi

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, hükümetin deprem sonrası dönüşüm sürecindeki tutumunu ve gerekli tedbirleri Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıdı. Avşar, “tutarsızlıklar yapıldığını” belirterek, “Burası belediyelerin elini-kolunu bağlayarak, ardından birlikte iş yapalım demektir. Yazıklar olsun! Çimento kutularında ölüm bekleyen insanlara ve deprem korkusuyla psikolojileri bozulan çocuklara yazık!” diye vurguladı.

Avşar, bu konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenlemek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir araya geldi.

Toplantıda, depremin Türkiye’nin en önemli fakat icraatta en az ciddiye alınan meselelerinden biri olduğuna işaret eden Avşar, 61 milyon vatandaşın deprem tehlikesi altında yaşadığını ve ülkede jeolojik açıdan büyük bir risk bulunduğunu söyledi. Bunun yanı sıra, iktidarın sürekli olarak masalardan sahaya inemeyen projelerle aynı şeyleri tekrarladığını ifade etti.

Avşar, “Bütüncül bir deprem dönüşüm planına acilen ihtiyaç var, bu işler yalnızca lafta kalamaz. Belediyeleri siyasi oyunlarla cezaevlerine gönderirken, iş birliği masallarının anlatılamayacağını da net bir şekilde belirtmek isterim. Meclis’te denetim yapan Sayıştay’ın itibarının sarsıldığını ve bunun da iktidar hırsıyla oluşturulan başkanlık sisteminin bir sonucu olduğunu unutmamalıyız.” dedi.

“Deprem, ülkemizin görünürde en büyük, akıbette ise en küçük meselesidir”

Avşar, “Her gün basında yer alan, sosyal medya gündeminde sıklıkla karşımıza çıkan deprem, hükümetin toplantı ve çalıştaylar dışında bir adım atmadığı, adeta bir beka sorunu gibi ele alınmadığı bir meseledir. Siyaset dışı dediği alanlarda bile paydaşlara yetki gaspı yapılmakta ve Türkiye, görünür en büyük, uygulamalarla en küçük meselesiyle baş başa kalmaktadır.” şeklinde konuştu.

“61 milyon vatandaşımız deprem tehlikesi ile karşı karşıya”

Türkiye’nin jeolojik yapısını vurgulayan Avşar, ülkede 485 aktif fay hattı bulunmakta ve bu fayların bulunduğu alanlarda nüfusun %71’inin yaşadığını belirtti. Bu durumun da 61 milyon insanı tehdit ettiğini ifade etti.

“Ülke genelinde 7,5 milyon riskli yapı mevcut”

Avşar, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

Türkiye genelinde 7,5 milyon riskli yapı mevcut ve acil olarak 2 milyonunun dönüştürülmesi gerekiyor. İstanbul’da ise yaklaşık 1,5 milyon yapının riskli olduğu, bunun 600 bininin ise çökebilecek kadar tehlikeli durumda olduğu ifade ediliyor.

Fay hatlarını ülkemizden yok edemeyeceğimizi kabul eden Avşar, ancak riskli yapıların dönüştürülmesiyle şehirlerin güvenli hale getirilebileceğini ve insanların bu beton kutularda her an ölüm korkusuyla yaşamlarının sürdürülemeyeceğini dile getirdi.

“Hep aynı hikaye…”

İktidarın ne yaptığını sorgulayan Avşar, sözlerine şöyle devam etti:

“Her yıl masa üstünde kalan birçok proje açıklanıyor”

Önceki yıllarda sunulmuş ancak hayata geçirilemeyen projeleri hatırlatan Avşar, yapılan açıklamaların artık yeterli olmadığını, icraatın gerekliliğini vurguladı. 23 yıldır iktidarı elinde bulunduran bir hükümetin mazeret üretemeyeceğini belirten Avşar, her yıl birkaç yeni projenin duyurulup uygulamaya geçilmediğini ifade etti.

“Söz tükendi artık bütüncül bir dönüşüm planı açıklanmalı”

İstanbul Deprem Dönüşümü’ne yönelik sorular yönelten Avşar, “İstanbul Kentsel Dönüşüm Komisyonu’nu kurdunuz, yetki verildiği söyleniyor. Peki, bu komisyonun üyeleri ve işleyişi netleştirildi mi? Komisyonun kararları bağlayıcı olacak mı? İstanbul’un deprem dönüşümü için bir plan var mı, takvimi belirlendi mi?” diye sordu.

Bütün bu süreçlerde siyasi partilerin, sivil toplumun, medya ve üniversitelerin sürece dahil edilip edilmeyeceği ve bu konularda kamuoyunun bilgilendirilip bilgilendirilmeyeceği önemlidir.

Somut adımlar atılmalı, geçiştirmekle olmaz!

Avşar, “Bu sorunlar ancak somut bir yol haritası ve uygulama adımları ile çözülebilir. Hükümetin söylem-eylem bütünlüğü kalmamıştır. Her yıl aynı [sözlerden] bahsettiklerinde, işi geçiştirdiklerimi anlamalıyız.” dedi.

“Belediye başkanları, siyasi araçlarla cezaevlerine atılamaz”

Avşar, depremin kapıda olduğunu ve belediyelerin sorumluluğunu üstlendiğini belirttiği halde, yerel yöneticilerin siyasi oyunlarla cezaevlerine gönderilmesini eleştirdi. “Belediye kanununda değişiklik yapmaktansa bu tür absürt durumlardan kaçınılmalıdır.” dedi.

Sorularına devam eden Avşar, şu ifadeleri kullandı:

“Sayıştay denetimi yeterli değil mi? Bu yaklaşımın güvenilirliği ve kurumsal yapısını zedeleyeceği unutulmamalı. 100’lerce kez mülkiye müfettişlerinin yaptığı denetimlerde suçlamalara neden olan bulgular yok mu?”

“Birlikte çalışma vb. sözlerle çelişiyor”

Avşar, bir taraftan iş birliği gibi güzel sözler söylenirken diğer yandan yetki gaspı ve usulsüz mahkeme süreçleri yaşanmasının inandırıcı olmadığını belirtti.

“Belediyelerin elini-kolunu bağlıyoruz”

Yapılan “tutarsızlıklara” dikkat çeken Avşar, “Bu uygulama, belediyelerin elini kolunu bağlamak ardından da birlikte iş yapalım demektir. Yazıklar olsun! Çimento kutularında bekleyen insanlara ve deprem korkusuyla ruhsal bozukluk yaşayan çocuklara yazık.” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanının İstanbul’dan “yozlaşma” konusunu gündeme getirdiğini, daha mahkemeye çıkmayan bir sürecin parçası haline geldiğini belirtti. Ayrıca yargıya “burada suç örgütü bulabilirsiniz, ona göre karar verin” demesinin endişe verici olduğunu vurguladı.

“Seçimleri kaldırmak çözüm mü?”

İlgili durumu eleştiren Avşar, seçilmiş yerel yöneticilerin “vitrin” olmasının ardından merkezi yönetimi kontrol altına almak için atamalar yapılmasının sağlandığını söyledi:

Seçimlerin tümden iptal edilmesini ve belediye başkanlarının atanmalarını istemek, halkın seçme ve seçilme hakkına karşı apatyal bir tutumdur. Bu, yeni bir kayyum düzeninin oluşturulması anlamına gelir ve bu durum kesinlikle kabul edilemez.

“Meclis artık yalnızca noter işlevi görüyor”

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini eleştiren Avşar, “Bütün bürokrasi, bakanlıklar dahil Külliye’nin sekretaryasını yürütmekte, sadece en iyi sekreterliği kim yapar yarışına girmekteyiz. Yargı, muhalefeti baskı altına alır hale gelmiştir. Bu şekilde yüce Meclis, yalnızca Külliye’nin onay merciine dönüşmüştür.” sözleriyle durumu özetledi.

“Sistem derin bir kriz içinde”

Toplumda, derin bir sistem krizinin varlığını belirten Avşar, “Sürekli borçla döndürülen ekonomi ve içinde bulunduğumuz durum, açlık ve yoksulluktan mustarip milyonlarca emekçiyle, memurla birlikte yaşıyoruz.” dedi.

Avşar, bu noktada vurguladı:

Parlamenter demokrasinin güçlendirilmesi ve siyasi istikrar sağlanarak sorunların çözülmesi gereklidir.

Avşar, sözlerini şu önerilerle tamamladı:

Öncelikli olarak politikalarda tutarlılık sağlanmalı, birlikte çalışma ifadelerinin arkasında durulmalıdır. İstanbul Deprem Dönüşüm Komisyonu’nun çalışmaları hızlandırılmalı, kararları bağlayıcı hale getirilmeli ve halkın karşısına somut bir planla çıkılmalıdır.

“Ortak adımlar atılmalı”

Avşar, “Ortaklaşa atılacak adımlarla ihtiyaç duyulan iş bölümlerin tanımlanması gerekmektedir. Siyaset üstü bir yaklaşımla, her ilçenin deprem riskleri, konut stoku ve demografik yapısı gibi unsurlar değerlendirilerek çözüm yolları oluşturulmalıdır.”

“Konut Finansman Kurumu oluşturulmalı”

Son olarak Avşar, “Önerimiz, ‘Konut Finansman Kurumu’ kurulması ve böylelikle uygun kredi imkanlarının sağlanmasıdır. Ayrıca ‘Meclis Deprem Denetim ve Kontrol Komisyonu’ oluşturulmalı ve böylece deprem riski ortadan kaldırılmadan dönüşüm gerçekleştirilmelidir.” dedi.

“`

Related Posts

Konya’da yağış sonrası ortaya çıktı! Göçüklüklerin yanında yarıklar da oluştu

Konya’da yağış sonrası tarlada yüzey yarığı oluştu. Oluşan yarıklar vatandaşlarda endişeye neden oldu.

OECD Raporu: Ticaret savaşları ile tedarik zincirlerindeki aksama, ülkelerin büyümelerini negatif etkileyebilir

OECD Raporu: Ticaret savaşları ile tedarik zincirlerindeki aksama, ülkelerin büyümelerini negatif etkileyebilir

Volkan Konak’a hakaret edip, Özgür Özel’i tehdit etmişti! Eski Çatalca Müftüsü’nün tayini iptal edildi: ‘Diyanet, Özel’e şaka yapmış…’

Tartışmalı açıklamalarıyla gündeme gelen müftü Ahmet Mehmetalioğlu’nun Kocaeli’ye tayini geçici olarak iptal edildi. “İstanbul İl Vaizi olarak” görevine devam edeceğini duyuran Mehmetalioğlu, kararı “yoğun dua ve desteklerin karşılığı” diyerek duyurdu.

İsrail’e ‘uydurma video’ suçlaması

Gazze hükümeti, İsrail ordusunun yardım bekleyen sivilleri öldürdüğü saldırının sorumluluğunu örtbas etmeye çalıştığını belirterek, sözde silahlı kişilerin kalabalığa ateş açtığı iddiasının “tamamen uydurma” olduğunu açıkladı. Videonun Refah’ta değil Han Yunus’un doğusunda çekildiğinin tespit edildiği bildirilen açıklamada, bu durumun, görüntülerin güvenilirliğini sorgulatmakla kalmayıp, İsrail’in suçu örtme çabasını da açığa çıkardığı ifade edildi.

Dijital Dünyada Gücünüzü Artırın: Kaliteli Backlink ile Başarıya Ulaşın

Günümüzde dijital dünyada varlık göstermek ve rekabetçi bir konuma ulaşmak her zamankinden daha zor. Arama motorlarında üst sıralarda yer almak, daha fazla organik ziyaretçi elde etmek ve…

Habib Nurmagomedov’un hareketi Şampiyonlar Ligi Finali’ne damga vurdu: Sunucu kadın özür diledi

UFC efsanesi Müslüman dövüşçü Habib Nurmagomedov, Almanya’nın Münih kentinde düzenlenen 2024-2025 Şampiyonlar Ligi Finali için Allianz Arena’daydı. Maç öncesi canlı yayın programına katılan Habib, geceye damga vuracak bir hareket yaptı. Habib’in programa katılmasının ardından, ünlü sosyal medya fenomeni IShowSpeed ve Fransız futbolunun efsane ismi Thierry Henry heyecanla Habib’e sarılırken, Müslüman dövüşçü kadın sunucu Kate Abdo’nun uzattığı eli inançları gereği sıkmadı. Onun yerine Habib, elini göğsüne götürerek Abdo’ya selam verdi. Kate Abdo’nun ise elini uzattığı için Habib’den özür dilemesi gözlerden kaçmadı. Bu görüntülerin ardından sosyal medyada Müslüman dövüşçü Habib Nurmagomedov için ‘İşte gerçek Müslüman, doğru olanı yaptı.” gibi destek içeren yorumlar yapıldı.